Eğitime son darbe!
Hazırlık işi yapan dershaneler eğitimin bir parçası
değildir. Dershaneler eğitim kurumu da değildir.
61 Hükümetin 61’ inde payı olduğu bir boşluğu fırsata
dönüştüren ticari kurumlardır.
Dolayısıyla dershanelerle ilgili hiçbir düzenleme eğitim
başlığı altında değerlendirilemez böyle yapılırsa ya cahillikten yahut hırstan
kaynaklanan bir saptırma vardır.
Liseler ve Üniversiteler eğitim kurumudur. Çocukları
buraya hazırlıyoruz bizde eğitimin bir parçasıyız denilmez. Okul açarak eğitimin
parçası olunur. Hazırlığa gerek kalmayan bir sistemin kurulmasına destek olarak
eğitimin bir parçası olunur. Oportünist bir stratejiyi Allah rızası ile örtmeye
hatta hizmetle süslemeye çalışmak ayıca itikat tartışması gerektirir.
Fakir fukaranın
çocukları ne yapacak?
Dershaneler ne yapmış ki zaten bu konuda daha önce? Bundan sonra yapacaklar? Ben kardeşimin elini
tutup dershane dershane dolaşmıştım. Maaşa denk gelen bir taksit ve biraz
indirim istemiştim her kapıdan. O kurumların müdürleri gayet net tavır
koymuştu. Paran yoksa dershane sana göre bir yer değildir.
Bedavaya hazırlık dersleri veriyorlar mı? HAYIR!
Yan fayda olan dershane asli ihtiyaç olan okullardan daha
pahalı eğil mi? EVET!
Bu bir mantık hatası hatta bir ticari tuzak değil mi!
EVET!
Parasını ödemediğiniz herhangi bir dershanede gözünüzün
yaşınıza bakmazlar. Kimse kimseyi kandırmasın.
Oslo, KCK, PKK,
Vatikan, İsrail ve karşılarında İslam’ın son kalesi Dershaneler.
Komplo çorbasıyla yapılan bu defans kendi içinde yüzden
fazla yüz kızartıcı çelişkiyi barındırmaktadır. Benim derdim herhangi bir Müslümanı
utandırmak olmadığı için yazmayacağım lakin ihtiyaç olursa tek sıralayabilirim.
Dershaneler hakkında düzenlemelerde hatalar, eksiklikler
yanlışlar olabilir. Beşeri sistemlerin tamamen kusursuz olması yine aynı şekilde
baştan aşağıya kusurlu olması eşyanın tabiatına aykırıdır. Türkiye deki dershanelerin
en fazla %15 hadi abartalım %20 sine sahip olan Fetullahçıların aşırı bir alınganlıkla
bunu üzerine alınması aslında bir siyasi hamledir. Bu siyasi hamle ile kendini
hedefteki mağdur gibi gösterme çabası "asla" diye inkar ettikleri siyaset hevesinden
başka bir şey değildir. Altını çizelim bu hamle tamda siyasi bir hamledir,
siyaset yapmaktır imtina edilen siyasete gırtlağa kadar bulaşmaktır. Siyaset
yapmaya başladığınız andan itibaren gelecek siyasi tepkilere katlanmak
zorundasınız artık. Geçmiş olsun!
Türkiye'yi hiç tanımayan birisi dün Fetullahçıların yazdığı mesajlara, açıklamalara, demeçlere ve TV programlarına bakarak şunu
zannedebilir. ‘’Galiba Türkiye de camiler kapatılıyor.’’ Muhalif bir teolojik temelli ezoterik bir örgüt hep bir ağızdan şunları söylüyor; "Satılmış, Pkk ile ortak, İsrail’in
talimatına uyan, Vatikan’ın gönlüne su serpen, Gayretullaha dokunan Başbakan" Üstelik bu Başbakan için "ya Kahhar ya Kahhar" diye toplu beddualara bile var. Buradan anladığımız
şey Kur'an kursları ve camiler kapanıyor, başı örtülü kızlar okuldan
atılıyor, namaz kılan akademisyenler, memurlar, bürokratlar fişleniyor, İmam Hatipler kapatılıyor bile olabilir. Bu kadar içli içli "Kahhar" çekildiğine
göre öyledir değil mi? Aslında bunları ve daha beterlerini dönem dönem yaşadı bu
ülke ve Tayyip Erdoğan için şimdi bunları söyleyenler o zamanlar hiç "Kahhar" çekmedikleri
gibi üstüne sessizce beklediler. Küçük fırsatlarda İslam alemini hayal
kırıklığına uğratan demeçler verdiler. Sonra unuttuk hepsini!
Ez cümle…
Çaresi var mı? Var tabi hem de onlarca. Örneğin okul açın mesela.
Veliler hazırlık adıyla çöpe attıkları dershane parasıyla çocuklarını
okutsunlar. Okul! İşte burada herkes geri adım atıyor. Niye biliyor musunuz?
Okul işi eğitim çünkü. Dershane eğitim değil ki. Öğrenci sınavı kazanırsa bizim
eserimiz kazanmazsa onun tembelliği pazarlaması üzerine kurulu bir ucubelik
dershane. Sorumluluğu yok, dünya denkliği, sınavdan başka bir yerde işe yarar öğrettiği bir şey yok vs... derken en dibinde aslında
gereği de olmayan ara bir pozisyon.
Okul öyle mi? Okul açın efendiler. Devlet diyor ki size ben öğrenci göndereceğim parasını da vereceğim. Hizmet mi dedi biri. Hizmet budur.
Okul öyle mi? Okul açın efendiler. Devlet diyor ki size ben öğrenci göndereceğim parasını da vereceğim. Hizmet mi dedi biri. Hizmet budur.
Siyaset mi dedi biri. Hoş geldiniz dikkatli olun derim çünkü men dakka dukka.